18 Ağustos 2014

Bigbangle Birlikte 8 yıl

Gönderen Neobi zaman: 20:01 6 yorum


2009 da başladı benim hikayem bigbang'le... Ufak ve çelimsiz bir çocuk sahnede Heartbreaker'ı söylerken tanıdım bana her şeyi köşeye bıraktıran o yeteneği ve kardeşlerini...
Tamı tamına 6 yılı devirdim onlarla... 6 yıl söylerken dile kolay gelse de içerisinde binbir güzelliğin yanında binbir zorluğu ve acıyı da getirdi bazen hatırlamak bile istemediğim..
Birçok heyecan yaşattılar bana, birçok ilki onlarla birlikte tanıdım... Birçok aç gözlüğüm, doyumsuzluğum onlar yüzünden oldu... Bu kadar seçici olmam hep onlar yüzünden... Ve bir çok göz yaşını da onlar için döktüm.. Düşünsenize sizden binlerce kilometre uzaktaki, dilini bile bilmediğiniz insanlar notalarıyla, enerjileriyle, masumiyet ve yetenekleriyle sizin gönül tellerinize dokunabiliyor. Ne muhteşem bir duygudur herkes anlayamaz bunu...
Bu insanlar yüzünden uykusuz kalabiliyor, en umutsuz zamanlarınızda bir parçalarıyla umut bulup mutlu olabiliyor ve onlar için günlerce ağlayabiliyorsunuz...
Sayelerinde birçok anı biriktirip bir çok güzel insanla tanışabiliyor, onlarla yeni bir aile kurabiliyor, onlarla hayal kurabiliyor ve bir bütün olup sevdiğiniz şu 5 çocuk için her şeyi yapabiliyorsunuz..
Böyle bir dünyanın hayalini bile kuramazken bana bu güzel dünyanın kapısını açtıkları için bu çocukları sevmekten asla vazgeçmeyeceğim.. Birçok ilki bana yaşattıkları için onları sevmekten asla vazgeçmeyeceğim. Onlardan çok uzakta olsam bile elimden gelen her şeyi tıpkı 6 yıl öncesinde yapmaya başladığım gibi yapmaya devam edeceğim.. Olur da tökezleyip düşerlerse zamanında olduğu gibi elimi arkalarına koyup onları tekrar kalkmaları için destekleyeceğim.. Dualarımda ki yerleri asla ama asla eksik olmayacak. Zaman zaman kızsam da, beklentilerim çoğalıp karşılanmasa da, olur ya insanlık hali yollarından şaşsalarda, düşüncesi bile korkunç olsa dahi olur da dağılsarda bu yürekteki beş kişilik yerleri onların her zaman ve her daim yanında olacak. Ben şuan bunu içntenlikle söylüyorum ki onların bende ki yeri ASLA ama ASLA değişmeyecek... 
Ve bugün o 5 pırlanta gibi çocuğa teşekkür etmek istiyorum.. Bir araya gelip de bizlere bu eşsiz ziyafeti sundukları, birçok güzel insanla tanışmamı sağladıkları, gerçekten heyecanlandırdıkları ve bugünkü Neobi'yi yarattıkları için..
Her zaman ama her zaman hep birlikte kalalım ve bu güzel şarkıları her zaman yürekten hep ilk heyecanımız gibi dillendirelim.
Asla ve asla yılmayın.. Şunu bilin ki biz VIP'ler ne yaşanırsa yaşansın her daim sizin arkanızda olacağız..
8. yılımız kutlu olsun gönlümün kralları 


Ve ufak bir dipnot: Umarım gerçekten isteyen hepimiz şu harika parçayı bir gün onlarla göz göze söyleyebiliriz :)



23 Ağustos 2013

YG Açlık Oyunları Başlasın...

Gönderen Neobi zaman: 22:27 27 yorum
Kore ile ilgili anılarımı şimdilik bir kenara bırakıp, son zamanlarda çokça ilgimi çeken bir konu hakkında yazmaya kadar verdim. O da başlıktan anlayacağınız üzere YG Entertainment'n yeni projesi: "WIN: Who Is Next?(Bir sonraki kim?)" türkçe mealiyle Açlık oyunları da diyebiliriz. Zira programı ve içeriğini ilk duyduğumda " öhh yg papa aşmış, açlık oyunları düzenliyor resmen " demeden alamadım kendimi. Sıkı Bigbang fanı olanlar bu duruma pekte yabancı değil aslında. Bigbang'i Bigbang olmazdan önce Big Bang Documentary isimli bir programla halka da sunmuşluğu vardır YG papa'nın. Ama konumuz bu değil neyse geçiyorum bunu :D 
Eee nerde kalmıştık heh korenin açlık oyunlarında. Şimdi neymiş bu program kısaca bir göz atalım. YG şu sıralar yeni bir erkek grubu çıkarmak için kolları sıvamış durumda. Elinde ise 2 takıma böldüğü birbirinden değerli cevherler var. Bu takımları neye göre bölmüş diyebilirsiniz. Ben grupları yaş ortalamasına göre ayırdığını düşünüyorum. Çünkü A takımının yaş ortalaması 20, B takımının yaş ortalaması ise 17. Kanımca A takımında 20 yaş ve üstünü B takımında ise 20 yaş altı olanları toplamış. Yada bunu ben uyduruyor da olabilirim belki gerçek neden bambaşkadır. YG papanın işlerine kim akıl sır erdirebilir ki :D Ama şimdilik en mantıklı gerekçe bu olduğuna göre biz bunu kabul edelim :P Bu iki takımı 100 gün boyunca halk önünde çarpıştıracak yg papa. 

18 Ağustos 2013

Kore Günlükleri: Busan yolları taştan ( Part 5 )

Gönderen Neobi zaman: 21:08 14 yorum
En son yazımı ne zaman yazmışım ben yahu. Amma çok geçmiş aradan... Valla inanın yapmam gereken o kadar çok şey ve o kadar da az vaktim var ki o mu bu mu şu mu derken hiç birini yapmadan yatıyorum bende XD Neyse hala okuyanları varsa yazmaya devam. Gerçi okumasanız da sorun değil biraz da kendim için yazıyorum bunları unutmamak adına kikikiki
Eeee nerede kalmıştım hah busanda kendimizi hostel'a attığımız anda. Evet tahmin ettiğiniz gibi daha başımı yastığa bile koyamadan uyudum yine XD Ve sabah ben diyeyim 7.30 siz deyin 08.00 de kalktık. Yalnız şuan farkediyorum da biz korede hep memur gibi 8'de kalkıp yollara düşmüşüz XD Neyse efenim bizim ilk amacımız mayolarımızı giyip, başımıza şapkalarımızı, gözümüze gözlüklerimizi takıp kıvırta kıvırta korenin six packli erkekleriyle dolu olmasından ün almış Haeundae plajına gidip boy göstermekti. Ama öncesinde dedik bi gidelim ön teftiş yapalım o arada kahvaltıyı da bi marketten tuzlu bi kırıntı dahi olsa bulup geçiştirelim vs. Aldık sandivçlerimizi ve plaja gittik ki oda neeee. Evet evet ciddiyim ODA NEEEE ? 
Kimse yok plajda -,- 

20 Temmuz 2013

Kore Günlükleri: Busan Namjaları ( Part 4 )

Gönderen Neobi zaman: 23:37 3 yorum
En son nerede kalmıştım ? Heh kendimizi hostel'a attık ve yatış o yatış. Ben normalde yattım mı yatakta rahat bi 45 dk döner dururum uyuyamam öyle hemen. O gece nasıl sızmışım hiç haberim bile yok. Yorgunluğun tarifi yok yani =) Siz siz olun buradan Kore'ye giderken ayağınıza bi yürüyüş ayakkabısı geçirin. Dinleyin beni. Sonra çok duacı olursunuz kkkk 
Bir gece deliksiz uyuduktan sonra sabah ilk iş duşumuzu alıp kendimizi sokaklara vurduk. Kore'de en çok sancılı dönemimiz sabah kısmı oldu. Malum onlarda kahvaltı diye bir kavram yok. Sabahın körü'de olsa dayıyorlar kendilerine çorbayı. Ama biz de öyle mi ? İnsan zeytin istiyor, peynir istiyor, dumanı tüten bir çay istiyor. İstiyor yani. Kim yicek sabah sabah o kokulu şeyleri :P ( gerçi günün hangi saati olursa olsun o kokulu şeylerden uzak durmakda yarar var ama neysee ) İşte tüm bu sebeplerden sabahları çok kıvrandık korede. Bu sandwich dükkanını bulduğumuz da 

18 Temmuz 2013

Kore Günlükleri: Kore Yolları Taştan ( Part 3 )

Gönderen Neobi zaman: 22:50 9 yorum
İlk hostelımızdan bir kesit :P
Eee nerede kalmıştım en son ? Hah yurda çantamı attım ve vurdum kendi mi kore yollarına :P Ama ne vuruş. Şimdi düşünüyorum da ilk gün ben diyeyim 20 siz deyin 30 km yol yürümüşüzdür hiç abartmıyorum. Sevgili host sahibi şeker kızımızı bize daha doğrusu periye ( dil bilmediğim gibi yol bulma kabiliyetim de sıfırdır söylemesi ayıp :P ) işaretledi bir sürü gezilecek yer. Hostelın bulunduğu mevki böyle saraylara falan acaip yakındı allahtan. Yoksa o yolları arşınlıcaz diye yollarda ölebilirdik :P Bakın zaten Rusyada bir sürü cebelleşmişiz, üstüne on saat uçmuşuz yediğimiz jetlag'ın haddi hesabı da yok. İnsan yatar dinlenir değil mi ? Yok annem bir saniye bile kaybetmemek için hiç düşünmeden attık kendimizi metroya. Peri harita bilgini çıktı da yürüyeceğimiz yolların yarısı metroya kaldı yoksa benim bu engin ( ! ) becerime kalsaydık komple metro ağını dolaşabilirdik haha :D Şimdi haritaya göre iki saray, böyle sokak gösterilerinin yapıldığı bir mekan, çarşı bla bla yerler bize çok yakındı. Gerçi hostel sahibi kız da dedi hani bunların hepsini bi güne sığdıramazsınız diye. 
 

Neobinin Sırça Köşkü Copyright © 2010 Design by Ipietoon Blogger Template Graphic from Enakei